Tembel Blogcu

Yeteri kadar nedeniniz varsa, her seyi yapabilirsiniz. (Jim Rohn)



Wednesday, March 10, 2010

Iyiki Varsin Blog

Bu blog isi benim icin gittikce eglenceli bir hal almaya basladi. Gunluk hayatda yasananlar bir anda iki kategoriye bolundu. Blogluk malzemeler ve blogda dahi kullanilamayacak malzemeler. Onceleri sesin duyulsun istiyorsun, sonra onemli olanin kimsenin senin sesini duymasi degil, senin kendi sesini duyman gerektigi oldugunu anliyorsun.
Kucuklukten beri yazarliga karsi bir merakim vardir. Bilen bilir! Hayir muhtemelen yetenekli bir cocuk oldugum icin degil, agirlikli olarak okudugum “Agatha Christie” romanlarinin etkisinde kaldigim icindi. En buyuk dogumgunu hediyesi hayalim bir daktilo alinmasi idi. O alinana kadar kagit ve kalemlede idare etmeyi ogrenmistim. Taaki hayalim beni oyalamak icin verilen daktilo sozunun ancak bahceli bir eve tasinirsak kopek alabilecegimiz sozu kadar gercek oldugunu fark etmemle son buldu. Gunluk yazma olayim bir sure daha devam etti. Onuda annemin cilt cilt komedi serisi olarak okudugunu itiraf etmesiyle tozlu raflara kaldirdim. En azindan bir kisiyi eglendirebilmistim ama amac bu degildi! Universitede ilk defa bir keyboard ile tanismamla daktilo sevdam tekrar uyanmaya basladi. Fakat bu uyanisin aklima dusmesi ile aklimdan cikmasi bir oldu. Cunku artik muhendis olma yolunda gidiyordum ve onemli olan sayisal bilimlerdi, lak laka yer kalmamisti hayatimda. Sadece bir donem suren tiyatro denemesi kariyerimden sonra (ki hala muhendis olmasam yapabilecegim tek meslegin bu olduguna gonulden inanirim) beynin sag lobunu calistiracak hicbir aktiviteye yer yoktu hayatimda. Taki butun yeteneklerim korelmis ama teknolojinin her gecen gun sinir tanimamaya basladigi herseyin birkac ve de “delete” tusu oldugu gunumuze kadar. Artik hikaye yazmak ya da yazar olmak istemiyorum ama bloguma yazmayi seviyorum. Iyiki varsin blog! Seni seviyorum.


No comments: